TST Interactive

Monday, December 21, 2009

Şebo'nun yeni albümü Power Türk'te haftanın albümü seçildi

Şebnem Ferah’ın merakla beklenen yeni albümü “Benim Adım Orman”

Rock müziğin başarılı kadın vokallerinden Şebnem Ferah’ın merakla beklenen 6. stüdyo albümü “Benim Adım Orman” 16 Aralık’ta müzik marketlerdeki yerini aldı..

Sözleri ve müzikleri Şebnem Ferah’a ait 12 şarkının yer aldığı “Benim Adım Orman” albümü, 6 aylık stüdyo çalışması sonucunda tamamlandı. Tarkan Gözübüyük prodüktörlüğünde, 101 Stüdyoları'nda kaydedilen albümde, Şebnem Ferah’a klavyelerde Ozan Tügen, gitarlarda Metin Türkcan, bas gitarda Buket Doran, davullarda ise Aykan İlkan eşlik ediyor.

Dört buçuk yıl aradan sonra yeni şarkıları ile müzikseverlerle buluşacak olan Şebnem Ferah, bu zaman zarfında “İstanbul Symphonic Project” eşliğinde Bostancı Gösteri Merkezi'nde verdiği konserin kayıtlarını DVD ve CD seçenekleriyle yayınladı

10.12.2009 22:09:31

Sunday, December 20, 2009

NTV MÜZİK JÜRİSİ SON 10 YILIN EN İYİ ALBÜMÜNÜ BELİRLEDİ

Son 10 yılın en iyi yerli albümü, NTV müzik jürisinin oylarıyla seçildi. Listenin zirvesinde Candan Erçetin'in 'Elbette' albümü var. Diğerleri ise...
İSTANBUL - NTV müzik jürisi son 10 yılın en iyi yerli albümünü seçti. Listenin bir numarasında 'Elbette' ile Candan Erçetin varken, onu 'Afili Yalnızlık' ile Emre Aydın ve 'Festival' ile Kenan Doğulu izliyor. 2000'lerin en iyi albümleri şöyle:


1- CANDAN ERÇETİN -ELBETTE (2000)

2- EMRE AYDIN - AFİLİ YALNIZLIK (2006)

3- KENAN DOĞULU - FESTİVAL (2006)

4 -MOR VE ÖTESİ - DÜNYA YALAN SÖYLÜYOR (2004)

5- ERKAN OĞUR, İ. HAKKI DEMİRCİOĞLU - ANADOLU BEŞİK (2000)

6- SERTAB ERENER - SERTAB (2000)

7- SEZEN AKSU - BAHANE (2005)

8 - ŞEBNEM FERAH - CAN KIRIKLARI (2005)

9 - PİNHANİ - İNANDIĞIN MASALLAR (2006)

10 - YALIN - ELLERİNE SAĞLIK (2006)


JÜRİ:Ceyhun Altıok, Radyo N101Selami Bilgiç, NTV RadyoGöksel Durutuna, ntvmsnbcKaan Ekasan, NTV RadyoSuat Kavukluoğlu, NTVBora Özcan, ntvmsnbcSinem Soydan, Radyo N101Atilla Şen, DYG RadyolarıSimla Yerlikaya, ntvmsnbcSinan Yıldırım, ntvmsnbc
http://www.ntvmsnbc.com/id/25033476/

Thursday, June 18, 2009

VH1 Crazy 80's

Tonight, there was a list on VH1 Channel. The list was called "Crazy 80's".... I mean the best of 1980's crazy videos were shown. Of course, the winner is Michael Jackson. As you guess, the second is Madonna. Surprisingly, the music video of the champion, MJ isn't "Thriller". It is "Bad"... I could watch just Top 23 but I couldn't see Janet Jackson, Alphaville, Samantha Fox and Peter Gabriel's "Sledgehammer"... It surprised me. The list is very interesting. For example, Eurythmics' song is not "Sweet Dreams"... Anyway, here is the list:

1- MICHAEL JACKSON – Bad
2- MADONNA – Into The Groove
3- GUNS’N ROSES – Paradise City
4- PRINCE (THE REVOLUTION) – When Doves Cry
5- U2 – Pride
6- EURYTHMICS – There Must Be An Angel
7- WHITNEY HOUSTON – I Wanna Dance With Somebody
8- THE POLICE – Every Breath You Take
9- DURAN DURAN – Wild Boys
10- DIRE STRAITS – Money For Nothing
11- A-HA – Take On Me
12- AEROSMITH & RUN DMC – Walk This Way
13- GEORGE MICHAEL (WHAM!) – I’m Your Man
14- BON JOVI – Living On A Prayer
15- DAVID BOWIE – China Girl
16- THE BANGLES – Eternal Flame
17- QUEEN – Radio Ga Ga
18- DEPECHE MODE – Just Can’t Get Enough
19- BELINDA CARLISLE – Heaven is a place on earth
20- ROBERT PALMER – Addicted To Love
21- FRANKIE GOES TO HOLLYWOOD – Relax
22- BONNIE TYLER – Total Eclipse Of My Heart
23- CHRIS DE BURGH – Lady in Red

Labels: , ,

Sunday, June 14, 2009

Facebook

Turgay Suat Tarcan'ın Profili
Turgay Suat Tarcan'ın Facebook Profili
Profil Kartını Oluştur

Labels: ,

Wednesday, June 10, 2009

1991 yılından 10 Haziran 2009'a kadar biriktirdiğim Michael Jackson Arşivim

1- Michael’ın tüm solo albümleri (Thriller, Off The Wall, HIStory Begins, HIStory Continues, Invincible, Motown’s Greatest Hits, Dangerous, Bad kaset; Bad, Dangerous, HIStory Begins, HIStory Continues, Blood on the Dance Floor-HIStory in the mix, Invincible, Thriller Special Edition, Off The Wall Special Edition, Ben, Music&Me, Forever Michael, Number Ones, Classic Michael Jackson-The Universal Masters Collection, The Essential Michael Jackson Part 1, The Essential Michael Jackson Part 2, Farewell My Summer Love, The Best Of Michael Jackson, Greatest Hits-HIStory Volume 1, Got To Be There, Dangerous Special Edition, King Of Pop – The Turkish Collection, King OF Pop – The Austrian Limited Edition, King Of Pop – Deluxe UK Edition CD; Thriller, Happy Greatest Hits, Super Hits, Gala, Farewell My Summer Love 1984 ise plak)
2- Gazetelerden, dergilerden kesip dosyaladığım bir yığın haber, çıkartma, kapak ve poster (90'ların başından beri biriktiriyorum ama seksenlerden de bir iki şey var)
3- Single CD'leri (HIStory/Ghosts, You Rock My World, Earth Song, Blood On The Dance Floor, You Are Not Alone, Scream/Childhood, Cheater ve Stranger In Moscow – son iki tanesi hariç hepsi orijinal CD)
4- Single plaklar (Stranger In Moscow-Hani’s Remixes, In The Closet, Beat It, Dirty Diana)
5- HIStory on film Volume 1-2 (2 tane DVD, 2 tane video kaset ve 3 tane VCD)
6- Ahmet Asaf'ın hazırladığı, 96 sayfalık, 1997 basımı Stüdyo İmge Michael Jackson kitabı
7- Pınar Yılmazer'in ilk olarak 1992 yılında basılan, 139 sayfalık "Michael'a sevgilerimle/Yalnız Değilim Artık" adlı kitabı
8- Jackson Music&Entertainment Dec/Jan'97 sayısı
9- Mystery drink kutusu ve dergisi

10- Walkman dergisinin Berrin Tablacıoğlu ve Yeşim H. Koç tarafından hazırlanan 1993 basımı, 80 sayfalık Michael Jackson kitapçığı
11- 80'lerdeki Madame Tassuand's mumyasının orijinal bir fotoğrafı
12- Birkaç kartpostal
13- Televizyonlardan 90'larda çektiğim haber&klip gibi şeylerin olduğu üç tane VHS kaset ve 3 VCD (Moonwalker ve benim eski danslarım da var)
14- Ghosts film VCD
15- Çok güzel, orijinal bir 1998 takvimi (büyük boy)
16- Bazı The Jackson Five albümleri (1965'te ilk sahneye çıkışlarının kaydı da dahil olmak üzere 24 şarkılık ilk CD'leri, çift CD'lik Anthology, Classic Jackson 5-The Universal Masters Collection, çift CD'lik The Very Best Of The Jacksons, Great Songs And Performances That Inspired The Motown 25th Anniversary T.V. Special, Dancing Machine, Moving Violation, Destiny, Christmas Album, The Best Of Michael Jackson/Jackson 5ive-The Motown Years, Maybe Tomorrow, Skywriter, Third Album, Experience)
17- MP3'leri (remix, demo, duet, unreleased, live, cover-guests, Jacksons, instrumental, a capella vs.), çeşitli görüntüleri/röportaj, klip, live, çekim arkası, TV görüntüleri, Michael Jackson's Mind, v.s. (mpeg, rar, Real Player, avi, Windows Media, AVSEQ DAT, Divx, flv, vs.), fotoğrafları, animasyonları, şarkı sözleri, oyunları, ekran koruyucuları, desktop theme'leri, midileri, benim yaptığım klipler ve bunların çekildiği bir 38 CD ya da DVD ve bir sürü kaset (Utku Kutlu, Bekir Doğan, Caner Emre, Michael Jackson’ın Türkiye’deki görüntülerini paylaştığı birkaç kişi olarak beni seçen Engin Deniz Özgen, Japonya’da Michael Jackson’la bir partide tanışma şansına erişen ve o V.I.P. partide yaşananların kamera görüntüleri ve fotoğraflarını bana hediye eden Pınar Çamlıbel ve arşivimi genişletmeme belki de en çok yardımcı olan Halil Karabacak'a katkıları için teşekkürler)


18- Bucureşti Konseri (Star'dan Betamax'a çekmiştim küçükken, ayrıca her ne kadar “The Ultimate Collection” içeriğinde olsa da, sırf kabı değişik diye aldığım orijinal “Live in Bucharest: The Dangerous Tour” DVD’si ve Dangerous Bükreş Konseri’nin henüz DVD’si çıkmamışken Halil’den çektiğim 2 VCD’si de var. Kısacası bu konserin hem betamax’ı, hem VCD’leri, hem de orijinal DVD’si var)
19- Web sitem ( http://www.numberones.cjb.net )
20- Orijinal Blood On The Dance Floor albüm afişi
21- HIStory heykeli ve logosu baskılı orijinal sweat-shirt (1996)
22- Michael'ın konuk sanatçı olarak yer aldığı bazı albümler: Music Of The Millennium, Full Moon (Brandy), Love's Alright (Eddie Murphy), Cine 5 The All Time Greatest Movie Songs, To The Extreme (Vanilla Ice), We Are The World (USA For Africa-hem kaset, hem plak, hem çift DVD), Dance Dance Dance Blam 82 – 2, Voices From The FIFA World Cup 2006 Germany, Good Girl Gone Bad Deluxe Edition Featuring Dance Remixes (Rihanna), Music Gala Of The Year, Platinum, Feel Good 80s, Gala Disco Mix 1984, Gala Disco Mix Summer
23- Moonwalker filmi (2 VCD, 1 DVD)
24- Dans kabiliyetim ve 1996 yılından beri dans ettiğim kendi kliplerim :)
25- Dangerous: The Short Films DVD
26- Leave Me Alone Rozeti
27- Number Ones DVD
28- Tayfun Özçelik'in 1984 basımı, 167 sayfalık, İmge tarafından basılan Michael Jackson adlı kitabı
29- MICHAEL JACKSON INTERVIEWS adlı bir belgesel CD'si (Living With Michael Jackson, Private Home Movies, The Footage You Were Never Meant to See, vs.)
30- HIStory Turnesi VCD'leri ve DVD’leri (Auckland, Munich, Seul, Kuala, Bükreş, Sydney, Copenhaghen, Helsinki - Ayrıca bir tanesinde Bad turnesinin Japonya ayağından görüntüler de var)
31- Captain EO filmi (Bu CD'de tekerlikli sandalyede söylediği Remember The Time performansı da var)
32- Sanıyorum MjTurkFan buluşmalarının birinde izlenilen, içinde live performanslarının olduğu bir CD (Giriş, 30. yıl You Rock My World, Dangerous, Heartbreak Hotel, Another Part Of Me, Black or White, Various, The Way You Make Me Feel, Xscape, Karma, Jam, Human Nature, 30. yıl I Want You Back)
33- "EXTRA" adı verilen, içinde Bad ve Dangerous turnelerinden görüntüler olan bir CD (Remember The Time, Bad, Jam-Dublin/Ireland, Heartbreak Hotel&Another Part Of Me-Madison Square Garden, Jam, Jam-Bükreş, Bad-Munich, MTV-HIStory hakkında röportaj, Rock With You, Wanna Be Startin' Somethin')
34- Sadece Michael Jackson hakkında olmasa da içinde Michael Jackson’a özel yer ayrılan bazı kitaplar - Büyük Larousse, 60’lar Hikaye 70’ler Terane 80’ler Şahane (Muharrem Kaşıtoğlu), gettyimages 1980’ler (Nick Yapp), Madonna (Christopher Andersen), Kızkardeşim Madonna (Christopher Ciccone)
35- "30th Anniversary Celebrities 2001", yani Michael Jackson'ın "The Solo Years" adı verilen solo kariyerinin 30. yılını kutladığı konserin olduğu iki CD
36- Cover'larının yapıldığı veya sample alınan bazı albümler: Swingin' To Michael Jackson (A Tribute), #1s (Mariah Carey), MTV Unplugged EP (Mariah Carey), Şifa Niyetine (UF-ER), Willennium (Will Smith), Confessions On a Dance Floor (Madonna), Please Hammer Don’t Hurt ‘Em (MC Hammer), Voice of Love (Diana Ross), Carry On (Chris Cornell), Biri Bizi Gözetliyor, The Ballads (Mariah Carey), E=MC² (Mariah Carey), Platinum (MC Hammer), Michael Jackson in Bossa
37- Bad Tour VCD'leri ve DVD’leri (Osaka, Yokohama, Brisbane)
38- Hollanda'dan ithal orijinal HIStory turnesi bayrağı (Mystery dergisinin kapağını dev bir bayrak yapmışlar)
39- Kendi hazırladığım Audio CD'ler (hareketli şarkılarının olduğu “Xscape”, slow şarkılarının olduğu “What More Can I Give”, rock ve rock tadında diğer sert şarkılarının bulunduğu “Privacy”, remixlerin bulunduğu” Streetwalker”)
40- Oprah Winfrey Interview 1993 (Bir tanesi düşük çözünürlüklü ve karlı, diğeri kaliteli olmak üzere 2 tane CD var. Halil Karabacak ve Ahmet Edip Taşoğlu'na teşekkürler)
41- Diane Sawyer'ın Lisa Marie Presley ve Michael Jackson ile yaptığı röportajın bulunduğu CD (ayrıca içinde What More Can I Give performansı da var)
42- MjTurkFan Hediye CD'leri (3 CD - Mirhan Karadeniz’e teşekkürler)
43- Legend Continues Documentary CD (Gökhan Muharremoğlu'na teşekkürler)
44- The One DVD
45- 60 Minutes röportajının ve The Simpons çizgi filminin olduğu bir CD
46- Smooth Criminal kostümündeki takım elbisenin bir benzeri
47- Göbeğine basınca "Black Or White"ın tamamı çalan, Black Or White kostümlü, Action-Man boyutunda, Barbie gibi saçları olan Michael Jackson oyuncağı ve kutusu
48- 47 numarasında bahsettiğim Michael Jackson bebeğinin kutusundan çıkarmadığım Beat It kostümü ve arkasında takılabilecek Beat It şarkısının tableti
49- Kutusundan ve içeriğinden dolayı madde 1'den ayrı tuttuğum, içinde 4 orijinal audio CD (hitler, nadir bulunan şarkılar, yayınlanmamış şarkılar, demolar, yeni şarkılar var bu CD'lerde), bir kitap ve 1992 Bükreş konserinin DVD'si bulunan "The Ultimate Collection" paketi
50- Utku Kutlu'nun hazırladığı, iki DVD'den oluşan, içinde Michael Jackson'ın tüm solo şarkıları ve tüm DVD içerikleri bulunan, kutusu bile olan HIStory
51- Kendi hazırladığım, piyasada olmayan resmi ya da korsan kliplerinin, performanslarının bulunduğu, mutlaka her şarkının farklı olmasına özen gösterdiğim 10 VCD'lik Videology serisi
52- Dangerous Turnesinin Provası (2 VCD - Ahmet Edip Taşoğlu'na teşekkürler)
53- Janet Jackson&Michael Jackson/Full Video Clips/High Quality Videos/Super Collections 2004 adı verilen korsan CD (Hüseyin Karanfil'e teşekkürler)
54- J. Randy Taraborrelli tarafından kaleme alınan, içinde Michael Jackson'ın ayrıntılı biyografisi ve fotoğrafları olan "The Magic&The Madness" adındaki 2004 basımı 722 sayfalık, orijinal, İngilizce kitap
55- The Wiz DVD (Utku Kutlu'ya teşekkürler)
56- VH1 tarafından çekilen Michael Jackson'ın hayat hikayesinin canlandırıldığı "Man In The Mirror" adlı film (Ahmet Edip Taşoğlu'na teşekkürler)
57- İçinde South Park çizgi filmi ve Michael Jackson's Face adlı belgesel bulunan bir CD
58- Ebru Hanoğlu tarafından İstanbul Üniversitesi'nde çekilen, başrollerinde Halil Karabacak, Turgay Suat Tarcan, Burak Altın'ın oynadığı, 2004 yapımı "Şöhret: Sonsuza Dek Yaşayacağım" adlı kısa film
60- 25 Mart 2005'te Dunia Bar'da gerçekleşen Michael Jackson&Madonna partisinde çekilen görüntüler (Burak Altın'a teşekkürler)
61- Blue Jean dergisi tarafından Nisan 2005'te verilen ve içinde Michael Jackson'ın The Ultimate Collection reklamı da bulunan Hit Files adlı CD
62- Michael Jackson'ın Jam klipinden bir görüntüsünün hoparlörler şeklindeki siluetinin kullanıldığı Ne Bu Çalan broşürleri ve kartpostalları (İhsan Yelkencioğlu'na teşekkürler)
63- Editörünün Kutlu Özmakinacı, yazarlarının Mirhan Karadeniz ve Turgay Suat Tarcan, görsel yönetmeninin Tunç Dindaş, sayfa tasarımcısının Barış Yanargil olduğu; Ertan Deniz, Ercan Bayraktar, Zeynep Okyay, Gökhan Muharremoğlu'nun da katkıda bulunduğu, Blue Jean tarafından Ocak 2005'te verilen Michael Jackson kitabı, posteri ve çıkartmaları (Yazarlarından biri ben olduğum için bu kadar ayrıntılı biliyorum emeği geçenleri)
64- Üzerindeki resimlerden anlaşıldığı kadarıyla Bad döneminden kalma, yıllar evvel kırtasiyeden alıp içine şarkı sözleri yazdığım Michael Jackson defteri
65- Üzerinde örnek olarak Bad CD'sinin resmini bastıkları için arşivime kattığım Beca marka 20 CD'lik Compact-Disc Box'ın kutusu
66- Kendi çizdiğim bazı Michael Jackson resimleri
67- Dizaynını kendi yaptığım, armalarını kendi seçtiğim Dangerous t-shirt'ü (2004 model)
68- Fötr şapkalar (bir tanesi hasır, bir tanesi gerçek ve kirli beyaz olduğu için Smooth Criminal'daki şapkasını andırıyor, bir tanesi de birçok performansında kullandığı gibi siyah ve gerçek, bir tanesi ise Justin Timberlake gibi yeni dönem şarkıcılarının giydiği gibi yeşil çizgili…) 69- Thriller albüm kapağında Michael'ın cebinde olan leopar desenli mendilin ve Billie Jean klipinde yere düşen mendilin benzerleri
70- Black Or White, The Way You Make Me Feel, Come Together, In The Closet, Man In The Mirror kostümlerinin benzerleri (maalesef aynısı olamıyor)
71- Michael Jackson’ın müziklerinin kullanıldığı veya Michael Jackson’dan bahsedilen bazı filmler (Three Kings, The Name Of The Game Madonna, 13 Going on 30, Back To The Future 2-3, American Pie 2, Breakin’ 2, Men in Black II)
72- Single kasetler (Scream/Childhood, Blood On The Dance Floor, Leave Me Alone) - LMA için Ayshe’ye teşekkürler
73- Ahmet Edip Taşoğlu tarafından 19.11.2005 MJ buluşması anısına hazırladığı ve gelenlere hediye ettiği özel bir DVD (Bu sayede VH1 Michael Jackson’s Childhood, Fabulous Life of Michael Jackson, VH1 MJ Fan Club Special, Rise&Fall of Michael Jackson, The Making of Super Bowl Halftime Show, Victory Tour Live in Dallas başta olmak üzere arşivimde olmayan birçok şeye sahip oldum)
74- Hüseyin Karanfil tarafından hazırlanan 3 CD’lik “MJHüseyin Özel Videolar” serisi (Billboard Awards 2002, Victory Tour Montage, Grammy Awards 1984, History Tour/Behind The Scene, Making of Ghosts, American Music Awards 1989, We Are The World’ün kaydedilişi, Grammy Awards 1986, Dangerous Diary, Ebony Jet Interview, Bill Bellamy Interview, MJ and Karen Faye başta olmak üzere bu seriden çok memnun kaldım)
75- Üzerinde Thriller zamanlarından kalma ünlü bir resminin bulunduğu ve nedense sanki 1990 yılında ölmüş gibi “1958-1990” yazan (herhalde t-shirt ilk olarak 1990 yılında basılmış olmalı) WASP marka bir t-shirt
76- Doğan kanallarının (Star, CNN Türk, Dream, Kanal D, v.s.) arşivlerindeki haber, ajans, konser görüntüleri (2 DVD)
77- Üzerinde “New Video Clips 2003 / http://www.cdmix.4t.com/” yazan ve içinde İnternetten indirilmiş bazı Michael Jackson kliplerinin olduğu korsan bir VCD (Kapağı değişik olduğu için aldım)
78- Michael Jackson’ın kapak olduğu L’uomo Vogue dergisinin Ekim 2007 sayısı (Can Beşer’e bu özel sayıyı yurt dışından getirttiği için teşekkürler)
79- Kasım 2007’de yaptığım “TST Megamix 2” dans performansım ve Carousel’deki sergide Michael Jackson CD arşivimi sergilemem nedeniyle bana hediye edilen “Michael Jackson İstanbul’da” afişi (Teşekkürler Davut Baysal)
80- DVD’si olması sebebiyle 1 numaradan ayrı tuttuğum Thriller 25th Anniversary Edition seti (CD+DVD+kitapçık)
81- Yüxexes dergisi tarafından verilen 2008 Michael Jackson özel takvimi
82- Dream TV'de 2008'de yayınlanan "Michael Jackson Weekend" programlarının DVD'si
83- Michael Jackson and Friends Konser DVD’si (1999 – Caner Emre’ye teşekkürler)
84- Michael Jackson Number One TV Weekend 2009 (Tanju Gül’e teşekkürler)
85- Yolda, işte, tatilde dinlemek için dünyada sayılı üretilen Michael Jackson i-pod’larından esinlenerek hazırladığım, sürekli çantamda taşıdığım ve içinde sadece Michael Jackson’ın tüm solo albümlerinin ve derlemelerinin bulunduğu Sony marka MP3 Player (başka şarkıcı yok, diğer müzisyenler için ayrı MP3 Player var)

Labels: , , , ,

Wednesday, April 29, 2009

İkizlerin Garip Hikayesi

1974 yılıydı. 19 yaşında genç ve güzel köylü kızı İstanbul’a yerleşmek istiyordu. Açık hava sinemasında gördüğü İstanbul yaşantısına çok özeniyordu. Fakat hayalindeki İstanbul yaşantısı beklediği gibi çıkmayacaktı.
Ailesinin tüm itirazlarına rağmen Fatma para biriktirip ilk fırsatta İstanbul’a kaçtı. Sanıyordu ki oraya gittiğinde Ayşecik gibi karşılanacak, tüm İstanbul onu bağrına basıp destek olacaktı. Fakat tecavüze uğrayıp hamile kaldı. İkiz çocuklara hamile kalmıştı. Köye bu halde dönemezdi. İkizleri doğurana kadar İstanbul’da çeşitli işlerde çalıştı. İkiz kızlarını doğurur doğurmaz evlatlık verdi. Daha sonra köyüne geri döndü. Onu beşik kertmesi Hasan’la evlendirdiler. Kötü bir yaşantının eşiğinden dönmüştü ama aklı evlatlık verdiği ikizlerindeydi. İki oğlu, bir kızı oldu ama onların ablaları olduğunu kimseye söyleyemezdi.


İkiz kızlardan biri çok zengin bir aileye verilmişti. Adına Filiz koydukları evlatlık kızlarını Avrupa gezileri esnasında doğmuş izlenimi vermişlerdi. Tanınmış bir aile oldukları için kimsenin dedikodu yapmalarını istemiyorlardı, çünkü kızlarına asla evlatlık olduğunu söylemeyeceklerdi. Yine de magazin basını, çocuğu olmayan çiftin Avrupa’ya gittikten sonra nasıl çocuk sahibi olduklarına bir anlam verememişlerdi. İnsanlar yurt dışında tedavi olduklarını düşünüyorlardı.
İkiz kızlardan diğeri orta halli bir aileye verilmişti. Hatta kimi dönemler orta halin biraz altına düşüp ekonomik zorluklar yaşadıkları bile oluyordu ama kendilerine ait bir evleri oluyordu ve borç altına girmemeye dikkat ediyorlardı en azından… Bu aile ise kızlarına Derya ismini vermişlerdi. Ona evlatlık olduğunu büyürken söylemeyeceklerdi. Liseye gitmeye başladığında gerçeği açıklayacaklardı. Çevrelerine de kendileri söyleyene kadar söylememeleri konusunda uyarı yaptılar. Zemin katta yaşayan, çekirdek çıtlatarak pencereden gelip geçene bakan ve pencereden bakarken de ona buna laf atan, en ufak olayı büyütüp dedikodu yapan Neriman adındaki komşu teyze bile bu hassas konuda ağzını kapalı tutmaya karar vermişti.
Bu ikiz kız kardeş evlatlık olduklarından habersiz, farklı yaşam koşullarında yaşayarak büyüdüler. Liseye geldiklerinde Filiz şımarık, duyarsız, halk tabiriyle kaşar bir genç kıza dönüşmüştü. Derya ise aklı başında, hanım hanımcık bir genç bayan olmuştu. Anne ve babası daha o bebekken kararlaştırdıkları gibi ona evlatlık olduğunu açıkladılar. Bu gerçeği alıştıra alıştıra söylemişlerdi, ama zaten onu bu gerçeği kabullenecek bir olgunluğa erişecek şekilde yetiştirmişlerdi. Derya evlatlık olduğunu öğrendiği halde asla kendini salmadı, aksine olgunluğu daha da arttı.
Birbirlerinden habersiz büyüyen bu ikizler artık 34 yaşına gelmişlerdi. Farklı yıllarda da olsa ikisi de evlenmişti. Derya hayalindeki meslek olan avukatlığı seçmişti. Aklına bu sıfatını kullanarak gerçek annesine ulaşma gibi bir düşünce gelmiyor değildi, fakat onu sadece biyolojik annesi olarak gördüğü için bu düşüncesinden her defasında vazgeçiyordu. Asıl anne ve babasının onu büyütenlerin olduğu kanısına varmıştı. Bir kızı, bir de oğlu vardı. Annelik duygusunu tattıktan sonra gerçek annesinin onu nasıl evlatlık verdiğine anlam verememesi daha çok artmıştı. Yine de bunu önemsemiyordu ve çocuklarına çok düşkün olmuştu. Filiz ise yine koruyucu ailesi gibi sosyeteden bir adamla evlenmişti. Bir de oğulları vardı. Evlatlık olduğunu bilmediği halde oğluna anne şefkatini göstermiyordu, oğlunu daha çok dadısı büyütüyordu. Kumar partilerinden, içkili sohbetlerden yaşantısı farkında olmasa da bulanmıştı.
Bir gün Filiz yine böyle içkili bir kumar partisinden dönerken ağır bir trafik kazası yaşadı. Komaya girmişti ve yüzü parçalanmıştı. Yaşaması bile mucizeydi. Kocası ve ailesi onun tedavisi için büyük bir servet yatırmışlardı ve birkaç ay sonra komadan çıktı. Fakat yüzü artık tanınmaz hale gelmişti. Kapalı olan televizyondaki yansımasını gördüğünde dehşete kapılıp çığlık çığlığa bağırmıştı. Sakinleştirici iğne yapıldıktan sonra kocası ona eski haline döndüreceğine dair söz verdi. Fakat ne kadar zengin olurlarsa olsunlar, yapılan estetikler onu eski haline döndürememişti. Bambaşka bir kadın olmuştu. Ayrıca saçlarının da büyük bir bölümünü kaybettiği için normalde açık kahverengi olan saçları yerine siyah bir protez yaptırmıştı. Artık Filiz eski Filiz değildi. Yine de yaşadığına şükrediyordu ve kazadan sonra aklı başına gelmişti. Artık oğluyla bile daha çok ilgileniyordu. Aklını karıştıran bir soru vardı. Neden kaza sonrası hayatı bir film şeridi gibi gözlerinin önünden geçtiğinde bebeklik döneminde yanında bir başka bebek daha vardı? Neden kabuslarında aynaya baktığında aynadaki yansıması eski hali oluyordu ve neden o eski hali aynadan çıkıp farklı bir birey gibi davranıyordu? Ne dış görünüşü, ne de kişiliği aynıydı artık… Kocasının da ona olan ilgisi azalmıştı, çünkü aşık olduğu kadın bu değildi. Belki kazadan sonra kişiliği oturmuştu ama onun için kişiliği önemli değildi, güzelliğine vurulmuştu. Ayrıca kendisi de kumar ve içki tutkunu olduğu için Filiz’in parasını oraya buraya savurması umurunda değildi. O aklı başında bir kadın istemiyordu. O sosyetik, vurdumduymaz, kaşarlanmış eski karısının geri dönmesi için çabalıyordu.
Aradan 1 yıl geçmişti. Filiz, kocasının ilgisizliğine, tartışmalarına artık dayanamadı ve ona boşanma davası açmaya karar verdi. Artık eski Filiz olamayacaktı. Kendisine çeki düzen verip normal bir yaşantı sürmek istiyordu, fakat kocası buna engel oluyordu. Kaza onu çok değiştirmişti ve eskiden karizmatik gelen kocasının onunla sadece güzelliği için evlendiğini anlamaya başlamıştı. Aldattığından da şüpheleniyordu, ki şüpheleri doğruydu. Bu kadar uzun süren toplantıları olmazdı eskiden… Artık kocası ona karizmatik değil, bir züppe gibi görünmeye başlamıştı. Eski Filiz gerçekten ona uygundu ama yeni Filiz ona dayanamıyordu. Hemen bir avukat araştırmaya karar verdi ve boşanma davalarında çok iyi olan bir avukata yönlendirildi. Avukatla telefonda konuşup çok lüks bir restoranda buluşma ayarladı. Telefonda konuşurken seslerinin birbirine çok benzediğine karar verip gülüşmüşlerdi.
Evet, bu avukat Derya’ydı. Derya, artık çok başarılı bir avukattı ve başarılarına yeni başarılar ekliyordu. Çok zenginlerin davalarına bakarken yaşam standartlarını bileğinin hakkıyla yükselttiğini fark etmişti. Örneğin ilk kez lüks bir restoranda buluşmaya gelmiyordu. Daha önce de zengin müvekkilleri onunla görüşürken pahalı ve lüks restoranları tercih etmişti. Bunu da her zamanki gibi bir buluşma olarak düşünüyordu. Fakat yanılmıştı.
Filiz restorana girdiğinde garsonlara “Avukat Derya Hanım geldi mi?” diye sordu. Garsonlar Derya’nın oturduğu masayı işaret ettiler. Derya arkası dönük oturarak akvaryumdaki balıklara bakıyordu. Filiz oraya doğru yöneldi. Derya çok dalgındı. Filiz balıklara daldığını fark ettiği için onu korkutmamak adına direk yanına gelmemişti. Arkadan “Derya Hanım? İyi akşamlar” diye seslenmişti. Derya arkasını dönüp “İyi akşamlar Filiz Hanım” diye elini uzattığında Filiz gördüğü yüz karşısında şoke oldu. Bu onun eski yüzünün aynısıydı. Hayal görüyor olmalıydı. Derya olanlardan habersizdi, çünkü kaza sonrası estetik olmuş bu yüz, aldığı ilaçlar nedeniyle kilo almış bu kadını ilk kez görüyordu ve görüntüsü onun için bir şey ifade etmiyordu. Derya, “Filiz Hanım, bir sorun mu var?” diye ayağa kalktığında Filiz ona daha çok yaklaşan eski bedeni ve yüzü karşısında dehşete kapılıp bayıldı. Derya olanlara bir anlam verememişti. Mesleği boyunca çok insan görmüştü, ağır davalar sırasında krize girenleri, kavga edenleri, bayılanları görmüştü ama ilk kez bir görüşme sırasında müvekkilinin bayıldığına şahit oluyordu. Garsonlar hemen yardıma koştular. Bir süre sonra Filiz ayıldı. Ayıldığında yaşadıklarını bir rüya sandı, fakat Derya ona yaklaşıp “İyi misiniz Filiz Hanım? Bir sorun var mı?” dediğinde gördüklerinin gerçek olduğunu kavradı ve ağlamaya başladı. Nasıl olabilirdi? Nasıl kazadan önceki yüzü bir başkasına ait olabilirdi?
Filiz kendine geldiğinde ilk önce içini yiyip kemiren kıskançlığından bir şey söylemek istemedi, fakat bu cevap bekleyen gözler ona çok tanıdık geliyordu ve anlatmaya karar verdi. Derya, kocasıyla olan sorunlarından ötürü Filiz’in kafayı yemiş olabileceğini düşünüyordu ve boşanmayla ilgili konudan önce Filiz yaşadığı kazayı ve bir yıl önceki ameliyatını anlattı. Derya tüm yaşadıklarını öğrenmişti, fakat bunun davayla ne ilgisi vardı? “Kazada travma yaşamış olmalı, içini döküyor zavallı” diye düşünüyordu. Filiz “Peki bunları sana niye ilk görüşmemizde anlatıyorum sence?” diye sorduğunda Derya onu çatlak olarak düşündüğünü anlamamasını umarak “Imm, şey bilmem ki…” diye cevap verdi. “Telefondaki konuşmalarımızı hatırlıyor musun? Birbirimizin sesinin birbirine çok benzediğinin farkına varıp gülüşmüştük, değil mi?” diye bilmece gibi konuştuğunda Derya “Evet, insanların sesleri birbirine benzeyebilir. Sesler insanın karakteristik özelliğini ortaya koyar. Bu bilimsel bir gerçektir.” diye cevap verdi. Filiz “Sen güçlü ve kariyerli bir kadınsın. Ben ise şımarık bir zengin kızıyım. Şu birkaç dakikalık konuşmamızdan anladığım kadarıyla da karakterlerimiz birbirine hiç uymuyor. İnsanların çift yaratıldığını söylerlerdi de inanmazdım. Kazadan önce aynı sana benziyordum.” Uzun süren bir sessizlikten sonra Derya “Hayır, bu mümkün değil. Delirmiş olmalısın” diye cevap verdi. Filiz “Bana inanmıyor musun?” diyerek titreyen elleriyle cep telefonunu çantasından çıkardı. “İşte bu benim eski fotoğrafım”… Filiz kocasıyla çekildiği fotoğrafını gösterdiğinde Derya küçük dilini yutacak gibi olmuştu. Çünkü Filiz doğruyu söylüyordu.
Zor da olsa yemekte bu konuyu değil, davayı konuştular. Filiz ne zaman konuyu açmak istese Derya olayı değiştiriyordu. Evlatlık olduğunu biliyordu ama zengin bir ailenin onu neden verdiğine anlam veremiyordu. Halbuki Filiz de evlatlıktı, fakat bundan habersizdi. “Derya Hanım, sana inanamıyorum. Bu benzerliği nasıl göz ardı edersin? Evet, şu an benzemiyor olabiliriz, fakat doğuştan gelen yüzümün seninkinin tıpkısının aynısı olması sence de biraz tuhaf değil mi?” diye Filiz ayağa kalkıp sinirlendiğinde Derya pes etmişti. Gerçek ailesini bulmak istemiyordu, çok kırgındı onlara, ona bakan ailesine ihanet edemezdi. Derya, “Filiz sen kaç yaşındasın?” diye sorduğunda “35” cevabını aldı. “Ben de 35 yaşındayım, seslerimiz de aynı. Sana söylemem gereken bir şey var. Beni büyüten ailem gerçek anne ve babam değil. Yani ben evlatlığım.” dediğinde Filiz’in tepkisi “İnanamıyorum. Biz ikiz olmalıyız. Kazada hayatım bir film şeridi gibi gözlerimin önünden geçerken bu olayı görmüştüm zaten. Ailem nasıl seni evlatlık verir? Nasıl? Neden?” olmuştu. Filiz kendisinin evlatlık olmadığından bu kadar emin olduğuna göre yanlış da olsa Derya artık tesadüfen gerçek ailesini bulduğuna inanıyordu. Boşanma davasını unutan iki kız kardeş Filiz’in baskısıyla Filiz’in ailesinin evine gitti.
Filiz’in ailesine bir oyun oynayacaklardı. Bu oyun onlara Derya’yı evlatlık verdiklerini itiraf ettirecekti belki de… O sırada Filiz’in kocası da Filiz’in ailesinin evindeydi. Boşanma davasını duymuşlardı. Bu konuyla ilgili konuşuyorlardı. Filiz kapının arkasına saklandı, Derya ise kapıyı çaldı. Filiz’in kocası kapıyı açtığında gözlerine inanamadı. Filiz’in kazadan önceki hali karşısında duruyordu. Filiz rolüne bürünen ve cep telefondaki fotoğraflardan dersine iyi çalışan Derya “Ne oldu? Niye şaşırdın ki canım? Artık parayı bastırdığında bu kadar kısa sürede eski görüntüne kavuşturabiliyorlar. Annemle babamı görmek istiyorum” diyerek salona daldı. O sırada sohbet eden Filiz’in koruyucu anne ve babası ona kısa bir süre bakıp konuşmalarına tam devam edeceklerdi ki, akıllarına Filiz’in kazadan sonra değiştiği geldi. Eski bir göz alışkanlığı karşılarında tüm çıplaklığıyla duruyordu. Gerçek Filiz ise arka kapıdan anahtarla mutfağa girmişti ve olanları dinliyordu. Derya ise onun orada olduğunu biliyordu. Derya rolüne devam etti. “Eski görüntüme sonunda doktorlar kısa bir sürede kavuşturdu” dediğinde Filiz’in ailesi “Nasıl olur? Hiçbir sargı, hiçbir bekleme süresi olmadan 1-2 günde nasıl eski haline dönersin?” diye şaşkınlıklarına devam ediyordu. Derya, Filiz rolüne devam ederek “Bir tesadüf eseri eski raporlara ulaştım. Bir ikizim varmış. Hiç evlatlık verdiğiniz bir ikizim oldu mu gerçekten?” diye sordu. Kafaları iyice karışan aile cevap veremiyordu. Sonunda Derya isyan etti ve “Evet, bu kadar kısa sürede bir değişim olamaz. Ben evlatlık verdiğiniz diğer kızınızım. Neden beni evlatlık verdiniz?” diye ayağa kalktı. Filiz’in koruyucu annesi olayı biraz anlamıştı, fakat Filiz’in içeride olduğunu bilmiyordu. “Bak kızım, biz kimseyi evlatlık vermedik. Neden böyle bir şey yapalım ki? Tam tersine, açıkça söylememiz gerekirse biz Filiz’i evlatlık aldık. Demek ki bir de ikiz kardeşi varmış. Lütfen bunları Filiz’e söyleme. Evlatlık olduğunu bilmiyor çünkü…” dediğinde Derya’nın aklına mutfaktan olayları dinleyen Filiz geldi. Derya mutfağa koştuğunda büyük bir hayal kırıklığı yaşayan Filiz yere çömelmiş, sırtını duvara yaslamış, küçük bir kız çocuğu gibi ağlıyordu. Filiz’i gören ailesi ve Derya birden kendilerini Filiz’i teselli etmeye çalışırken buldular. Filiz’in annesi de ağlamaya başlamıştı. Kabullenmek istemese de onun bir gün gerçeği öğreneceğini hissediyordu ama bu şekilde olacağını da tahmin etmiyordu. Üstelik bir ikizi olduğunu kendisi de bilmiyordu. Derya’nın ise bilinçaltı su üstüne çıkmıştı. Gerçek anne ve babasını bulduğunu sandığı için içten içe merak duygusu sarmıştı kendisini… Her ne kadar yıllarca bunu kabul etmek istemese de aslında içinden gerçek anne ve babasını bulmak istediğini anladı. Elbette ki bu saatten sonra biyolojik ailesinin kızı olamazdı, fakat hesap sorabilirdi.
Ertesi günü Derya ilk fırsatta Filiz’i aradı. Aslında bütün bunları bir önceki gece düşünmüştü, fakat ikiz kardeşinin ve ailesinin şoku üzerinden atmalarını beklemişti. Kendisi de bir nevi şoktaydı, çünkü ikizi olduğunu bilmiyordu ama en azından evlatlık olduğunu bilmesinin olgunluğuyla yaşamıştı. Filiz’e kendisinin avukatlık bağlantılarıyla belgelere ulaşıp gerçek ailelerini bulabileceğini söyledi. Filiz “Zaten evlatlık olduğumu yeni öğrendim. Bunu kaldırabileceğimi sanmıyorum ama madem evlatlık olduğunu biliyordun, o zaman neden daha önce araştırmadın?” dediğinde Derya tüm duygularını anlattı, “Bunu senin desteğin olmadan yapamam” dediğinde Filiz’i razı etti.
İki kız kardeş, Derya’nın bağlantıları ve araştırmaları sayesinde gerçek annelerine ulaştılar. Bir köyde oturduğunu öğrenip o köye gittiler. Sora sora buldukları adreste kocası ve 4 çocuğuyla yaşadığını öğrendiler. Karşısında tanımadığı iki genç bayanı gören Fatma ne olduğunu anlamadı. “Biz senin evlatlık verdiğin kızlarınız. Dört tane çocuğun varmış. Onlara bakabiliyorken bizi neden bıraktın?” diye hesap sordular. Fatma “Bir yanlışınız olmalı, ben tek yumurta ikizleri doğurmuştum ve farklı ailelere gittiğini söylediler. Siz birbirinize benzemiyorsunuz ve birliktesiniz.” dediğinde içeri buyur edilen ikizler tüm olup bitenleri anlattılar. Her şeyi ağlayarak dinleyen Fatma “Sonunda sizleri buldum. Sizi vermeye mecbur kaldım” diyerek iki kızına sarıldı. Fatma, tüm yaşadıklarını anlattıktan sonra bu trajediyi öğrenen ikizler, biyolojik annelerine hak verdiler. Fatma “Lütfen bunu kocama ve kardeşlerinize söylemeyin. Bu benim ölümüm olur.” dediğinde ise törelere lanet ettiler. Çünkü bu konuda Fatma’nın hiçbir suçu yoktu.
Hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktı. Ayrıca hiçbir zaman biyolojik olarak birbirlerine bağlı olsalar da gerçek bir aile olamayacaklardı, fakat görüşmeye devam etme kararı aldılar ve Fatma’ya maddi destek sağladılar. Derya evlatlık olduğunu önceden öğrendiği için koruyucu ailesiyle olan ilişkisi değişmedi, fakat kocasından boşanan Filiz hiçbir zaman ailesine güvenmedi ve ilişkileri her zaman inişli çıkışlı oldu.

YAZAR: Turgay Suat Tarcan
YAZILDIĞI TARİH: 29 04 2009

Monday, March 30, 2009

My Photo Album